Seyahat etmeyi özleyenler için, işte bilinen ve bilinmeyen tüm yönleriyle Amsterdam…
Geçtiğimiz yıl en çok ne yapmayı özledik? Hemen herkesin ‘seyahat etmek’ dediğini duyar gibiyiz. Bu hafta Avrupa’da en çok sevdiğim üç şehirden birisi olan Amsterdam hakkında hoş ve bilgilendirici bir seyahat yazısı yazmak istedik. Bu ikonik şehirden bahsetmişken eşi benzeri olmayan müzeleri de ayrı bir şekilde ele alacağız. Malum Amsterdam bir kültür başkenti ve bir müze şehri.
Karşınızda bilinen ve bilinmeyen tüm yönleriyle Amsterdam…
• Amsterdam kuruluş tarihi itibariyle aslında bir balıkçı kasabası.
• Şehir 178 ayrı milletten insandan oluşuyor. Bu haliyle kültürel çeşitlilik bakımından dünyada ilk sırada bulunuyor.
• Şehirde insandan çok bisiklet var desek yanlış olmaz. Yapılan son araştırmaya göre şehrin nüfusu 811.100 bisiklet sayısı ise 881.000.
• Peki sizce şehirde en çok çalınan şey ne olabilir? Cevabı basit. Bisiklet. Her yıl ortalama 100.000 bisiklet hırsızlar tarafından çalınıyor. Üzücü ama gerçek.
• Şehrin büyük bölümü deniz seviyesinin 6.7 metre altında.
• İlginç bir bilgi daha. Şehrin ateşli caddesi ‘Red Light District’ en güvenli alanların başında geliyor.
• İngilizce bu şehirde çok yaygın olarak kullanılıyor. Amsterdam’ın ikinci resmi dili İngilizce.
• Şehirde 1281 adet irili ufaklı köprü mevcut.
• Biliyorsunuz Amsterdam evlerinin ön cephesi dar ve uzundur. Bunun nedeni yine çok eski yıllara dayanıyor. Eskiden evler geniş oldukça vergi oranları da artıyormuş. Bu sebeple cepheler hep yüksek ve dar. Tüm bu tasarruf tedbirleri bugün bize bu eşsiz mimariyi armağan ediyor.
• Amsterdam’da kanalların üzerine inşa edilmiş 2.500 adet bot-ev var. İsimleri houseboat ve mali değerleri oldukça yüksek.
• Ülkede en çok karıştırılan iki terim coffeeshop ve cafe. Kahve ve atıştırmalık birşeyler arıyorsanız cafe’ye belli başlı farklı nimetlerden faydalanmak & zincirlerinizi kırmak için coffeeshop’lara gitmeniz gerekiyor
• Amsterdam’daki kanal sayısı 165. Karşılaştırma yapmak gerekirse, bu sayı Venedik’in kanal sayısından 5 eksik.
• Şehre her yıl 20 milyon turist geliyor. Bu sayısı toplam nüfusun 21 katı.
• Amsterdam’da XXX demek porno demek. Bu aynı zamanda Amsterdam’ın arması. Saygıyla bahsetmemiz bekleniyor.
• Komik bir bilgi daha. Amsterdam’ın meşhur kanallarına her yıl 25.000 bisiklet kazayla düşüyor. Bunların 8.000 adedi tekrar kullanılabiliyor.
• Şehirde toplamda 75 adet müze var. Birazdan bunlardan belli başlılarını detaylı anlatacağım.
• Şehirde özel halk sağlığı kliniklerinde cinsel yolla bulaşan hastalıklar ile ilgili ücretsiz tedavi seçeneği sunuluyor.
• Yine bisikletler ile ilgili bir bilgi. Bisiklet yollarının toplam uzunluğu 400 km.
• Az önce bahsettiğim house-boat’lardan bir tanesi kedilere özel. Bilirsiniz kediler suyu hiç sevmezler. Fakat bu bot evde öyle mutlular, öyle iyi bakılıyorlar ki. Gittiğinizde bulup mutlaka bir ‘story’ atmalısınız.
• Dünyanın en eski borsası bilinenin aksine İngiltere’de değil Amsterdam’da kurulmuş.
• Amsterdam bataklık zemine inşa edilmiş bir şehir. Binalar ahşap kazıklar ile sağlamlaştırılıyor. Şehirde 11 milyon ahşap kazık olduğu rivayet ediliyor. Bunların 9.000’i merkez tren istasyonunda.
• Dünyanın başka bir şehrine kıyasla Amsterdam, kişi başına düşen müze sayısı bakımından zirveyi yine kimseye kaptırmıyor.
• Günümüzde 74 yaşında olan iki emekli seks işçisi kadın Martine ve Louise Fokken, şehirde bulunan turistler için gönüllü rehberlik hizmeti veriyorlar.
• Şehirde turistlere yönelik ‘Backie’ adı verilen bir sistem var. Bunu anlamı şu; yerel halk turistler talep ederse bisikletlerinin arkasında onlara şehir turu attırabiliyor.
• Amsterdam’da son yılların trendlerinden birisi 3D evler. 3D baskı yöntemi kullanılarak inşa edilen bu evlerde, son yıllarda yerel makamlara da rastlamak mümkün.
• Cue Bijlmermeer bölgesinde kurulan ‘Ütopya Banliyösü’ ne yazık ki gelenekçi Amsterdam halkı tarafından hiç rağbet görmedi. Klasik Amsterdam mimarisine tezat olarak inşa edilen bu bölge göçmenler ve sosyo-kültürel seviyesi düşük halkın sığınma yerleri oldu.
Ve gelelim şehrin olmazsa olmazı belli başlı müzelerine… Amsterdam’da zamanı verimli kullanabilmek önemli meziyet. Turistlerin aklını çelecek birçok unsur bu şehirde yer alıyor. Eğer kısıtlı zamanınız varsa mutlaka görmeniz gereken beş müze yazının bu bölümünde sizlerle olacak. Zaman planı ve online bilet organizasyonu için bu bölüme dikkatinizi rica edeceğiz.
Van Gogh Müzesi
Dünyanın en önemli resim sanatçılarından Hollandalı Van Gogh’a ait 200’e yakın orijinal eserin yer aldığı bu eşsiz müze Amsterdam ziyaretinizin olmazsa olmaz noktası şüphesiz.
Adres: Paulus Potterstraat 7, Amsterdam, www.vangoghmuseum.nl
Açılış Saatleri: Pazartesi-Perşembe 09:00-17:00 / Cuma 09:00-22:00. Pazar 09:00-17:00
Müze giriş ücreti: 15 Euro (17 yaş altı için ücret yok)
RijksMuseum
1800 yılında kurulan ve tarih kokan bu müze şehrin adeta simgesi. Ülkenin en büyük sanat ve tarih müzesi burası. O meşhur I AMSTERDAM yazısı da hemen bu müzenin bahçesinde yer alıyor. İçinde farklı ve çok sayıda sanatçının eseri olunca en geniş yelpazeye sahip müze olarak anmak yanlış olmuyor doğrusu.
Adres: Museumstraat 1, 1071 XX Amsterdam, www.rijksmuseum.nl
Açılış Saatleri: Her gün 10:00-17:00
Müze giriş ücreti: 15 Euro
Anne Frank’in Evi
Anne Frank şehrin hüzünlü bir sembolü. Nazilerin zulmünden ailesi ile birlikte kaçarak saklandıkları kederli ev günümüzde müze olarak ziyaretçilerine kapılarını açıyor. Evde Anne Frank’e ait günlüğün orjinali ve de aileye ait tüm eşyaları görebiliyoruz. Müze yoğun bir ilgiye maruz kalıyor. Online bilet organizasyonu şart diyebiliriz.
Adres: Prinsengracht 263-267, Amsterdam www.annefrank.org
Açılış Saatleri: Hafta içi 09:00-19:00 / Cumartesi 09:00-21:00 / Pazar 09:00-19:00
Müze Giriş Ücreti: Yetişkin 9 Euro, 10-17 Yaş 4.5 Euro
Rembrandt House Museum
Dünyaca ünlü Hollandalı ressam Rembrandt’ın 1639-1660 yılları arasında yaşadığı ev ve atölye 1906’da restore edilerek müze haline getirilmiş. Müzede ünlü ressamın çizimleri, resimleri ve heykelleri var. Toplamda 250’ye yakın orijinal eser bu müzede sizleri bekliyor.
Adres: Jodenbreestraat 4 1011 NK Amsterdam
Tramvay 9,14, Metro 51,53,54 (Waterlooplein durağı) www.rembrandthuis.nl
Açılış Saatleri: Hafta içi ve hafta sonu 10:00-17:00
Müze Giriş Ücreti: Yetişkin 12.50 Euro
Stedelijk Museum
Amsterdam halkının ‘banyo küveti’ olarak tanımladığı bu müthiş müze New York Modern Sanat Müzesi ile kıyaslanabilecek ölçüde zengin ve muhteşem. Müzede Picasso, Monet, Cezanne ve Mondrian’ın muhteşem çalışmalarını göreceksiniz.
Adres: Museumplein 10, Amsterdam. www.stedelijk.nl
Açılış Saatleri: Perşembe hariç her gün 10:00-18:00 / Perşembe 10:00-22:00
Müze Giriş Ücreti: Yetişkin 15 Euro (18 yaş altı giriş ücretsiz)