2020’nin hayatlarımıza getirdiği yenilikler ve insanlığı sürüklediği değişimlerden biri de tatil, seyahat ve sosyalleşme alışkanlıkları! İzolasyon, sosyal mesafe ve hijyen tedbirleriyle yaşam zorlaşmış olsa da, bu dönem, insanlığa unuttuğu pek çok şeyi yeniden hatırlatıyor. İşte bunlardan biri de hiç şüphesiz doğaya ve doğanın sunduğu her güzelliğe sıkıca sarılmak… Tam da bu noktada ruhsal ve fiziksel olarak ihtiyaç duyduğumuz şeyin kaynağını keşfedince, hayatımıza da yeni bir tatil anlayışı girdi; “Glamping.” Peki nedir bu “Glamping?” Doğa, huzur, konfor ve lüksü dört mevsim benzersiz tatil deneyimleriyle sunan glamping’e dair bilmeniz gereken her şeyi bir araya getirdik.
Glamping Nedir?
“Camping” ve “Glamorous” kelimelerinin birleşimiyle yeni bir kavram olarak karşımıza çıkan glamping; kamp deneyimini lüks ve konforla birleştirerek en üst mertebeye taşıyan kavramın adı. Esasında kökleri tarihte ilk kez 16. yüzyıla dayanan bu kavram; krallar, kontlar ve hükümdarların saray çadırı olarak kullandığı bir barınma şekli olarak ortaya çıktı. 1900’lü yılların başlarında ise zengin Avrupalı ve Amerikalı gezginlerin Afrika seyahatleri esnasında konforlu safari çadırları olarak kullandığı lüks çadırlar, bugün glamping olarak adlandırılan bu tatil anlayışının temellerini attı.
Bir süre öncesine kadar yalnızca birer tercih meselesinden ibaret olan doğa tatilleri, 2020 itibariyle pek çok kişinin vazgeçilmezi haline geldi. Glamping olarak karşımıza çıkan bu tatiller, 2020’de tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını sebebiyle değişen tatil ve seyahat trendleriyle birlikte özellikle şehirli yaşamın kalabalık, yoğun tempolu ve hareketli hayatına yeni bir soluk getirdi. Doğanın her tonuyla iç içe ve tabiatın kalbinde huzur dolu kaçamaklar için eşsiz bir deneyim sunması ise tatil tercihlerinde glamping’i her anlamda zirveye taşıyor. Yaz aylarında mavinin binbir tonuyla görsel bir şölen sunan glamping rotalarını; tüm görkemiyle büyülemeye devam eden rengarenk sonbahar rotaları izlerken, soğuk kış günlerinde de yine kar tatili için bungalovlar ve dağ evleriyle huzur dolu destinasyonlar eşlik etmeye devam ediyor. Yaşanan her mevsimi; konfor ve lüksten hiçbir ödün vermeden tüm doğa harikalarıyla birlikte deneyimleme imkânı yaratan glamping, son dönemlerde edindiğimiz alışkanlıklarla popülaritesini artırarak korumaya devam ediyor.
Glamping mi Kamp mı?
Doğayla iç içe olmayı seviyor ancak bir yandan da konfor alanınızdan çıkmak istemiyorsanız, siz bir glamping insanısınız. Glamping’de her şey sizin için düşünülüp son derece rahat bir ortam sunuluyor. Kampta ise tamamen yalnızsınız! Kamp macera tutkunları için çok daha uygun bir şeçenek. Kalabalıktan uzaklaşıp, tabiatın güzellikleriyle vakit geçirmenin en güzel yolu diyebiliriz. Konfor alanınızı terk edip doğaya misafir olacağınız bu huzur dolu aktivitede, ister çadırınızı alıp kamp alanlarına gidebilir ister kimsenin sizi rahatsız edemeyeceği izole yerlere çadırınızı kurabilirsiniz… Kamp tatilinde herhangi bir sorunla karşılaşmamak için biraz mesai harcayıp ihtiyacınız olacak malzemelerin bir listesini yapmak şart.
Sonuç olarak iki tatil türünün keyfi bir başka. Her ikisini de deneyimlemenizi öneririz!
Türkiye’de Glamping Yapabileceğiniz Noktalar
Longosphere, İğneada
Türkiye’nin en büyük glamping tesisi olma özelliğine sahip olan Longosphere; sahili, longoz ormanı ve gölleriyle eşsiz bir doğaya sahip. Panoramik tavan görüntüsüyle gökyüzünü odanıza taşıyan Sincap Çadırlar ve Kaplumbağa Çadırlar doğanın kalbine yapacağınız küçük kaçamaklar için keyif ve konforu bir arada sunuyor. Kırklareli Demirköy’e bağlı İğneada beldesinde bulunan Longoz Ormanları Milli Parkı’ndaki tesis, sahip olduğu konaklama imkânlarının yanı sıra doğasıyla da benzersiz deneyimler sunuyor. İstanbul’a 237 km uzaklıkta yer alan tesis iki parçadan oluşuyor ve İğneada belde merkezi de tam bu parçaların arasında konumlanıyor. Parkın güneyinde Saka Gölü, Deniz Gölü, Hamam Gülü, Pedina Gölü, Mert Gölü ve bunları çevreleyen sazlıklar, longoz ormanları bulunurken kuzeyinde ise Erikli Göl ile bunları çevreleyen sazlık ve longoz ormanları bulunuyor. Ancak bölgenin doğa harikaları bunlarla sınırlı değil. Dupnisa mağarası, Aya Nikola Manastırı, Mahya Dağı, Cehennem Şelaleleri, Hamam Gölü, Hızırbey Camii, Vize Küçük Ayasofya, Sislioba Kalesi, Rezve deresi üzeri Volçan Köprüsü, Demirköy Dökümhanesi, Fransız Feneri, Beüendik Köyü, Merdiven şelaleleri, Arcadia ve Chamlıja şarap bağları ise bölgeye gelen misafirleri bekleyen diğer doğa ve kültür zenginlikleri.
MC Sapanca Dark Bungalov, Sapanca
Sapanca merkeze araçla 10 dakikalık mesafede bulunan MC Sapanca Dark Bungalov; 9 dönümlük bir arazi içerisinde 2, 3 ve 4 kişilik konaklama seçenekleriyle toplam 5 evden oluşuyor. Üst katlarında yatak odası, alt katlarında ise oturma alanı, minimal bir mutfak ve banyodan oluşan yaşam alanlarıyla maksimum 4 kişiye kadar konaklama kapasitesi bulunan evler; İstanbul’a yakın oluşuyla şehrin karmaşasından uzaklaşıp, dinlenmek ve hafta sonu kaçamaklarını keyifli hale getirmek için huzurlu ve farklı bir deneyim vaat ediyor. Özellikle karlı havalarda bembeyaz bir örtüyle kaplanan bölge büyüleyici bir kış glamping’i için favori alternatiflerden biri.
Narköy, Kocaeli
“Eğitim odaklı sürdürülebilir turizm merkezi ve organik tarım çiftliği” olarak tanımlanan Narköy Otel ve Çiftlik Evi, doğaya ve doğala kaçışın en keyifli alternatiflerinden biri. Nar Eğitim ve Danışmanlık Merkezi’ne bağlı bulunan Narköy ekolojik turizmin bir örneği olarak çeşitli eğitim, aktivite ve atölye çalışmalarını konuklarına muhteşem bir orman ve doğanın sürprizleriyle birlikte sunduğu bir konsepte sahip. Orman yürüyüşleri, organik tarım çiftliği gibi alternatif aktiviteleriyle dikkat çeken Narköy’de 14 oda, aile ve grup konaklama üniteleri, organik çiftlik yemeklerinin pişirildiği restoran, açık ve kapalı derslikler ve organik tarım çiftliği bulunuyor. Muhteşem bir ormanın içinde doğadan sürprizler sunan Narköy’ün kapısı, doğayla iç içe vakit geçirmek ve ona katkıda bulunmak isteyen herkese açık. Narköy’de glamping deneyimini zenginleştirebileceğiniz çeşitli eğitim, aktivite ve atölye çalışmalarına katılabilir, sevdiklerinizle doğanın kalbinde bir tatil geçirebilirsiniz.
Bonjuk Bay, Gökova
Ege Denizi’nin cennet koylarından birine kurulmuş özel bir yer olan Bonjuk Bay’de, glamping deneyimini en güzel şekliyle yaşayabilirsiniz. Konaklama seçeneklerinin arasında; lotus çadırı, taş ev, bungalov ve safari çadırı olmak üzere farklı alternatifler bulunuyor. Bu alternatiflerin her biri oldukça konforlu. Tatil süresi boyunca sağlıklı beslenmeniz garanti! Gong sesini duyduğunuzda, bahçeden toplanan taze ve organik malzemelerle yapılmış yemekler sizleri bekliyor demektir. Ayrıca Bonjuk Bay maceranız boyunca yoga, dalış, orman koşusu, bisiklet turu gibi etkinliklere de katılabilirsiniz.
Kocabahçe Glamping, Bozburun
Tamamen doğayla iç içe olabileceğiniz bir tatil arayışındaysanız, rotanızı Kocabahçe’ye çevirin! Sadece tekneyle ulaşım sağlanabilen mekân, Bozburun’un mükemmel bir koyuna konumlanmış. Mekânın özel teknesi, sizin Bozburun’da bulunan bir marinadan alıyor ve cennet gibi bir yere getiriyor… Lüks glamping çadırından standart bungalova kadar farklı konaklama seçenekleri bulunuyor. Sunulan aktiviteler arasında trekking, balık tutma, kano, yoga, masaj ve masa tenişi var. Mekân; atölye ve kişisel gelişim çalışmalarına da ev sahipliği yapılıyor. Şifa üzerine hizmet veren Kocabahçe Glamping, misafirlerine bostanlardan, bahçelerden ve denizden organik ve taptaze ürünlerle sofralar hazırlıyor.
Chakra Beach, Kabak Koyu
Chakra Beach, Fethiye’nin en güzel koylarından biri olan Kabak Koyu sahiline 100 metre mesafede yer alıyor. Özel tasarım ağaç evleriyle konaklama imkânı sunan mekân, yemyeşil ortamıyla misafirlerine huzur veriyor. Chakra Beach’in doğayla iç içe olan bahçesinde, Türk mutfağından eşsiz lezzetler bulabileceğiniz alakart bir restoran bulunuyor. Kuş, cırcır böcekleri ve dalga sesleri eşliğinde sakin ve huzur dolu zaman geçirebileceğiniz bu yerde ayrıca yoga alanları ve bütün ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz bir market de mevcut.