Çocuğunuzla İletişim Kurmanın 8 Farklı Yolu!

İlk önce çocukla iletişimin en büyük ve etkili yönteminin güler yüzle tatlı dil olduğunu bilmelisiniz. Çocuklarla konuşurken ağzımızdan çıkan söz, jest ve mimiklere dikkat etmeliyiz. Peki sonra? Uzmanlar aldığımız cevaplarla derlediğimiz haberimizde… Çocuklarla doğru işletişim nasıl kurulur? 8 Adımda çocuğunuzla iletişim kurmanın yolları…

Çocuklarla iletişim kurarken beden dilimizi çocuğa uygun hale getirmenin önemine değinen uzmanlar, tepeden bakmamak gerektiğini, yakın olmanın ve tedirgin edici davranışlardan uzak olmanın önemi hakkında açıklamalarda bulundu. Çocuklarla iletişim kurmanın en güzel yolu, göz kontağı kurmak ve iyi bir dinleyici olmaktan geçmektedir. Samimi ve içten olmak sağlıklı bir iletişimin de temellerini atmaktadır.

Kaygılarla sohbet eden aileler, çocuklarına kötü bir şeyler söylememek için çaba sarf ederken, samimiyetten uzak kalabiliyor ve bir robot gibi konulmaya başlayabiliyor. Bu kaygı ile gerçekleşen iletişim ne yazık ki samimi olmaktan uzak kalırken, çocukta da tedirginlik ve güven alanı dışında kaldığını hissettirebilir. Bu durumda çocuk genel olarak çevreye karşı güvensizlik beslemeye başlıyor. Bu durumlarla karşı karşıya kalmamak için ise işte uzmanlardan derlediğimiz 8 maddelik çocukla sağlıklı iletişim…

1- DİLİNİZ SEVGİ OLSUN

Anne, çocuk ve baba arasındaki en önemli ve kıymetli dil, sevgidir. Çocuğunuzla konuşurken, onu dinlerken, asla ona karşı küslüğü yada ceza anlamında sevgisizlikle tehdit etmeyin.

2- HAREKETLERİNİZE DİKKAT EDİN

Çocukla iletişim kurarken, ona tepeden bakmak yerine yanına eğilin. Çocukta tedirginlik oluşturacak küçük algısı oluşturmak yerine, bir birey olduğunu anımsatacak sözler ve davranışlar gösterin. Kendinin büyüdüğünü fark eden çocuğun davranışları da ona göre değişecektir.

3- SAMİMİ VE DOĞAL OLUN

Samimiyet ve doğallıktan asla ödün vermeyin. Kendi ailenizde de sizi rahatlatan ve güvende olduğunuzu anımsatan şeyin ailenizin samimiyeti olduğunu hatırlayıp, çocuğunuza da size davranılmasını istediğiniz gibi davranmaya çalışın.

4- İYİ BİR DİNLEYİCİ OLUN

Çoğunuzun sizin söylediklerinize ihtiyacı olduğu kesin. Ancak iyi bir dinleyici olmanın onu ne kadar rahatlattığını fark edeceksiniz. Bir birey yerine koyup, anlatmaya başlamasıyla yargısız dinleyin. Devamında çocuğunuzun size anlatacak bir şeyler bulmaya çalışacaktır. Ayrıca sözünü kesmemeyi, söz kesmemesi gerektiğini belirterek dinlemeye çalışın. Çocuklar ailelerin aynasıdır. Siz ne yaparsanız, aynısını yaparlar unutmayın…

5- KISA VE BASİT CÜMLELER KURUN

Çocuğunuzla konuşurken uzun cümleler ve karmaşık kelimelerden ziyade, kısa ve basit cümlelerle derdinizi anlatmaya çalışın. Doğallığınızdan ödün vermemeye gayret gösterin. Uzun açıklamalar ve karmaşık kelimeler kullanmak, çocukta istediğiniz algıyı oluşturmaz. Çocuğunuzun gözünde çok bilen, sürekli nasihat eden biri haline gelmeniz, çocuğun zaman içerisinde sizi daha fazla dinlememeye teşvik edebilir. Ayrıca çocukta “bilmiyorum algısı” oluştururken, kendisini değersiz hissetmesine sebep olabilirsiniz.

6- ÇOCUĞA  BASKI YAPMAYIN

Çocuğa okuldan gelince “Ne yaptın? Sınavın nasıldı? Öğretmenin bir şey dedi mi?” gibi sorularla sıkıştıran aileler sonrasına psikologlara gelip hiç bir şey anlatmamasından yakınıyor. Asla çocuğu sorguya çeker gibi günlük rapor istemeyin. İlk önce bir dinlenmesine olanak sağlayın ve ardından oturduğundan kendiniz anlatmaya başlayın, sohbet ortamında çocuğun da katılımını sağlayarak, okulu, eğitimi, dersleri hakkında bilgi alabilirsiniz. Unutmayın çocuklar sizi taklit eder…

7- EN İYİ İLETİŞİM ZAMANI: YEMEK SAATİ

Çocuklarla en keyifli iletişimin kurulduğu saatler yemek saatleridir. Bu zamanlarda aileler daha çok sağlıklı beslenmesi üzerine baskı yaparken, muhabbeti ve yemeğin lezzetini kaçırıyor. Bunun için çocuklarınıza seveceği tarifler bulabilirsiniz. yemek esnasında muhabbet edebilir, iletişiminizi sağlamlaştırabilirsiniz.

8- ASLA YARGILAMAYIN

Çocuğunuzu yargılamamak ve bir beklenti içerisinde olmadan konuşabilmek aradaki iletişimi sağlamlaştırır. Beklenti içinde olmanız demek “Bunu neden yapmadın? Sana yapmanı söylemiştim!” ibarelerini hayatınızdan uzak tutarken, çocuğu yargılamamanız çocukta özgüven oluşturur.

Exit mobile version