Depresyon bir hastalık mıdır?

 

Klinik Nörobilimci Psikiyatrist Dr. Daniel Amen’e göre depresyon belirtileri, aslında çok daha büyük bir resme işaret ediyor olabilir.

 

Bazı belirtilerin depresyon hastalığına işaret ettiğini biliriz. Sürekli yorgun hissetmek, yaşama sevincinin azalması, sık sık ağlama hissi, uyku ihtiyacının artması ya da tamamen ortadan kalkması, iştahsızlık… Bunlara benzer birçok belirti, genellikle depresyona işaret eder ve depresyon teşhisi aldığınızda da, depresyon tedavisi görmeye başlayabilirsiniz.

Ancak ABD’li klinik nörobilim uzmanı ve psikiyatrist Dr. Daniel Amen’e göre depresyon, bir hastalık değil, bir belirti. Dahası bu belirti, çok çeşitli farklı hastalıkların varlığına işaret edebiliyor.

Depresyonun altında yatan gerçek nedenler

Dr. Amen, “Göğüs ağrınız olduğunda ve kardiyoloğa gittiğinizde, size sadece ‘göğüs ağrısı’ teşhisi konduğunu düşünün. Sorun, bu teşhisin belirtilerinize neyin neden olduğunu ya da bununla ne yapılacağını söylememesi. Depresyonla da aynı durum söz konusu” diyor.

Dr. Amen, depresyon teşhisi konulan kişilerin neredeyse yarısının antidepresanlarla tedavi edildiğinde belirtilerinde rahatlama yaşamadığını ve bunun büyük bir kısmının, depresyonun tek bir hastalık olmaktan çok bir belirti seti olduğu ve çeşitli biyolojik faktörlere bağlı olabileceği fikrini desteklediğini belirtiyor:

1. Tiroid eksikliği ve depresyon

Depresyona yol açabilecek biyolojik faktörlerden biri tiroid eksikliğidir. Aktif olmayan bir tiroid, kişinin yorgun hissetmesine neden olabilir ve araştırmalar, tiroid eksikliğinin depresyonla bağlantılı olduğunu göstermiştir. Dr. Amen’in kliniğinde kullanılan beyin görüntüleme teknolojisi SPECT, tiroid seviyeleri düşük olan kişilerin beyninde genel olarak düşük aktivite olduğunu göstermektedir. 2022 tarihli bir inceleme de hipotiroidizmin, tedaviye dirençli depresyonun temel nedenlerinden biri olduğunu belirtir.

Öneriler: Hipotiroidizmin tedavisi, ruh hali üzerinde önemli bir etkiye sahip olabilir, bu nedenle tiroid seviyelerinizi kontrol ettirin ve gerekirse optimize edin. Tiroid sağlığınızı desteklemek için şeker tüketimini kesin, selenyum bakımından zengin gıdalar (ton balığı, hindi ve Brezilya fıstığı gibi) tüketin ve B-12 vitamini takviyesi alın.

2. Küf maruziyeti ve depresyon

Küf maruziyeti de depresyona yol açabilir. Brown Üniversitesi’ndeki bir araştırmada,küfe maruz kalmak ile depresyon arasında güçlü bir bağlantı bulunmuştur.

 

Öneriler: Eğer mümkünse, yaşadığınız yerdeki küf miktarını azaltın. Evlerdeki hava kalitesini iyileştirecek adımlar atın ve profesyonel yardım almayı düşünün. Ayrıca, bağışıklık sisteminizi güçlendirmek için düzenli olarak egzersiz yapın ve sağlıklı beslenmeye özen gösterin.

 

3. Kalp hastalığı ve depresyon

Kalp hastalığı olan kişilerde de depresyon yaygın olabilir. Dr. Amen, kalp krizi geçiren insanların depresyona üç kat daha yatkın olduğunu belirtiyor.

 

Öneriler: Kalp sağlığınızı desteklemek ve depresyon riskini azaltmak için sağlıklı yaşam tarzı seçimleri yapın. Bu, düzenli egzersiz, dengeli bir diyet, sigarayı bırakmak ve aşırı alkol tüketiminden kaçınmak gibi adımları içerir.

 

4. Kafa yaralanmaları ve depresyon

Hafif kafa travmaları da depresyon riskini artırabilir. Frontiers in Neurology’de yayınlanan bir çalışma, hafif bir kafa travması geçmişi olan insanların, baş travması yaşamamış kişilere kıyasla depresyona üç kat daha yatkın olduğunu bulmuştur.

 

Öneriler: Baş yaralanmalarını önlemek için güvende kalın. Özellikle riskli sporlar ve aktivitelerde kask veya diğer koruyucu ekipmanları kullanın. Baş yaralanması geçirdiyseniz, hemen tıbbi yardım alın ve uzman bir sağlık profesyonelinden depresyon belirtileri için izlenme talep edin.

 

5. Enflamasyon (iltihaplanma) ve depresyon

Kronik enflamasyon, depresyonun sessiz bir nedeni olabilir. Bir dizi çalışma, yüksek enflamasyon seviyelerinin, depresyon, anksiyete bozuklukları, bipolar bozukluk ve daha fazlası dahil olmak üzere çeşitli ruhsal sağlık sorunları için bir risk faktörü olduğunu gösterir.

 

Öneriler: Enflamasyonu azaltmak ve depresyon riskinizi düşürmek için, işlenmiş gıdaları ve rafine şekerleri diyetinizden çıkarın. Omega-3 yağ asitleri bakımından zengin bir diyet benimseyin ve düzenli egzersiz yapın. Bu, enflamasyon seviyelerini azaltmaya yardımcı olabilir.

 

6. COVID ve depresyon

Enfeksiyonlar, depresyon gibi psikiyatrik bozuklukların büyük bir nedenidir, ancak bunu pek az kişi bilir. Özellikle pandemi döneminden sonra görülmüştür ki önemli sayıda kişi COVID sonrası depresyon belirtileri yaşıyor.

 

Öneriler: COVID-19 belirtilerinin veya herhangi bir viral enfeksiyonun psikolojik etkileri konusunda bilgi edinin ve bu konuda uzman bir sağlık profesyonelinden yardım alın. Destek gruplarına katılmayı düşünün ve fiziksel sağlığınızı koruyacak şekilde yaşam tarzı değişikliklerini benimseyin.

 

Depresyon tedavisi: Altta yatan nedenlere odaklanmak

Bu farklı biyolojik faktörler, depresyonun tek bir hastalıktan çok bir belirti olduğunu ve çeşitli altta yatan nedenleri olabileceğini açıkça göstermektedir. Bu yüzden depresyonunuzun kök nedenini veya nedenlerini belirlemek için kapsamlı bir test yaptırmak çok önemlidir. Yalnızca tüm altta yatan nedenleri ele alarak, bu potansiyel olarak sakatlayıcı durumdan gerçekten iyileşebilir ve daha mutlu ve daha pozitif hissetmeye başlayabilirsiniz.

Exit mobile version