Din İşleri Yüksek Kurulu 2022 Fitre Miktarını Açıkladı

Ramazan’ın yaklaşmasıyla 2022 yılının fitre miktarı merak edilen konular arasında yer almaya başladı. Din İşleri Yüksek Kurulu, 2022 yılı ramazanın başlangıcından gelecek yıl ramazan ayının başlangıcına kadar olan süre için fitre miktarını belirledi. Peki fitre nedir kimlere verilir? 2022 fitre miktarı ne kadar oldu? Din İşleri Yüksek Kurulu açıkladı…

Din İşleri Yüksek Kurulu, 2022 yılı ramazanın başlangıcından 2023 yılı ramazan ayının başlangıcını kadar olan fitre miktarının ne kadar olduğunu açıkladı. Din İşleri Yüksek Kurulu, Prof. Dr. Abdurrahman Haçkalı başkanlığında yapılan toplantı sonrası 2022 yılı fitre miktarı 40 TL olarak belirlendi. Halk arasında her yıl merak konusu olan başlıkları bir araya getirdik. İlahiyatçı yazar Adnan Şensoy, belirlenen 40 TL kişiye göre nasıl belirleneceğine şu sözlerle değindi:

“Diyanet İşleri Başkanlığı en asgari 40 TL olarak belirledi. Ama siz villası holdingleri olan biriyseniz 40 TL’yi baz almayacaksınız. Farz edelim bir kişinin günlük yemeği 800 TL ise verilecek fidye ve fitre bu fiyat üzerinden hesaplanacak. 40’ı baz alırsanız Kabil’in kurban sunarken ortaya koyduğu samimiyetsizliği sunmuş olursunuz.”

DİN İŞLERİ YÜKSEK KURULU 2022 KARARI

Din İşleri Yüksek Kurulu, Prof. Dr. Abdurrahman Haçkalı başkanlığında yaptığı toplantı sonrası şu ifadelere yer verdi:

“Din İşleri Yüksek Kurulumuzca 2022 yılı Ramazan ayının başlangıcından 2023 yılı Ramazan ayının başlangıcına kadar olan süre için fitre miktarı, İslam dininin temel kaynaklarında zikredilen deliller ve günümüz şartlarında bir kişinin günlük gıda ihtiyacının ortalaması esas alınarak 40 TL olarak belirlenmiştir. Bununla birlikte her bir mükellef (fitre veren kişi) bir günlük kendi gıda harcamasına denk düşecek meblağı ya da daha fazlasını fitre/fidye olarak da verebilir. Bu miktar, nakdi olarak verilebileceği gibi gıda vb. maddelerden ayni olarak da verilebilir. Ayrıca belirlenen fitre miktarı fidye miktarıdır.”

 

FİTRE NEDİR? KİMLERE VERİLİR?

Fitre fatr kökünden gelerek ‘yaratmak, icat etmek; kesmek, yarmak, ikiye ayırmak’ anlamlarını taşımaktadır. Ramazan bayramına îdü’l-fıtr denildiği gibi ramazan ayını yaşamanın, onun mükâfat ve bereketinden faydalanmanın bir şükran belirtisi olarak verilen fıtır sadakası, kişinin bakmakla yükümlü olmadığı yoksul Müslümanlara verilir.

Fıtır sadakası ve oruç fidyesini vermek durumunda olan kimsenin bunlardan doğrudan ya da dolaylı olarak yararlanmaması esastır. Zekât için de aynı kural geçerlidir.

 FİTRE KİMLERE VERİLMEZ?

Zekat ve sadaka fitresinin kimlere verilmesi gerektiğine de değinen İlahiyatçı Yazar Adnan Şensoy Tevbe Suresi’nin 60. ayetiyle konu hakkında şu sözlere yer veriyor:

“Allah’u Teala’nın yüce Peygamberi diyor ki “Ramazan Bayramı’na eriştin. Bayrama erişmenin bir hediyesi var.” O hediyeyi alıp peygambere vereceksin demiyor. Bu din muhteşemdir. Zekatı sen peygambere veremiyorsun. Peygamberin ailesine veremiyorsun. Hanımına, çocuklarına, torunlarına, aile ve akrabasına da veremiyorsunuz. Allah (c.c) Tevbe Suresi’nin 60. ayetinde kimlere zekat, kimlere sadaka verileceğini açık bir şekilde belirtmiştir. Muhakkak ki zekatlar ve sadakalar fakirlere, miskinlere, zekat toplayıp fakirlere dağıtmak için görevlendirilmiş devlet memurlarına, borçlulara, azad olmak için para biriktiren kişilere, yolda kalmışlara, Allah yolunda cihat eden kişilere…”

Tevbe Suresi 60. Ayet: Zekâtlar ancak fakirlere, yoksullara, zekâtların toplanmasında görevli memurlara, kalpleri İslâm’a ısındırılacak olanlara, kölelere, borçlulara, Allah yolunda cihâd edenlere ve yolda kalmışlara verilir. Allah’ın bu konudaki kesin emri ve taksimi böyledir. Allah her şeyi hakkiyle bilen, her işi ve hükmü hikmetli ve sağlam olandır.

 اِنَّمَا الصَّدَقَاتُ لِلْفُقَرَٓاءِ وَالْمَسَاك۪ينِ وَالْعَامِل۪ينَ عَلَيْهَا وَالْمُؤَ۬لَّفَةِ قُلُوبُهُمْ وَفِي الرِّقَابِ وَالْغَارِم۪ينَ وَف۪ي سَب۪يلِ اللّٰهِ وَابْنِ السَّب۪يلِۜ فَر۪يضَةً مِنَ اللّٰهِۜ وَاللّٰهُ عَل۪يمٌ حَك۪يمٌ

“İnnemâ-ssadekâtu lilfukarâ-i velmesâkîni vel’âmilîne ‘aleyhâ velmu-ellefeti kulûbuhum vefî-rrikâbi velġârimîne vefî sebîli(A)llâhi vebni-ssebîl(i)(s) ferîdaten mina(A)llâh(i)(k) va(A)llâhu ‘alîmun hakîm(un)”

 Hanefilere göre;

Şâfiîlere ve Ebu Yusuf’a göre fitre;

Bunların dışındaki kardeş, teyze, dayı, amca, hala ve onların çocukları, gelin, damat, kayınpeder ve kayınvalide gibi akrabalar zengin değillerse kendilerine zekât, fitre ve fidye verilebilir (Zeylaî, Tebyîn, I, 301).

Exit mobile version