Ebeveynler “Ev Ödevi” Sorunu İle Nasıl Başa çıkabilir?

Her eğitim döneminde tartışılan ancak bir türlü çözüm bulunamayan fazla ev ödevi problemi yeniden gündemde! Saatler süren ödevlerden dolayı çocuklar perişan, veliler şikâyetçi! Uzmanlara göre akademide oldukça uzun zamandır tartışılan ve konuyu gündemde tutan asıl nokta, ödevlerin niteliği ve uygulama şekli…

Veli WhatsApp gruplarında, Okul önlerinde ve hatta sosyal medyada velilerin gündeminde yine aynı konu var; bitmek bilmeyen ev ödevleri! Her eğitim öğretim yılının tartışılan fakat içinden çıkılamayan sorunsalını konu hakkında araştırmaları olan Hasan Kalyoncu Üniversitesi Rektör Yardımcısı, ISATT Uluslararası Öğretmen Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Özge Hacıfazlıoğlu ve Hasan Kalyoncu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ufuk Akbaş’la konuştuk. Onlardan öğrendiğimize göre çözüme giden yolda ödevin sonucuna değil, içeriğe odaklanmak; öğretmenler için değil, öğrenciler için ilgici çekici konular arasından seçim yapmak önemli. Öğrencilerin dış dünyayla bağlantıyı kurabilecekleri ve güncel sorunlara ilişkin ‘saha çalışmaları’ yapacakları şekilde kurgulanan ezbere yönelik değil araştırmaya yönelik ödevler seçilmeli.

Fazla ev ödevi sorunu neden bir türlü çözülemiyor?

Öğretmenler ve yöneticiler bir taraftan öğrencilerdeki olası tükenmenin yarattığı tehlikenin farkında olduğunu söylerken diğer taraftan öğrencinin soluklanmasına fırsat vermeyen bu kısırdöngünün yaratılmasına sebep oluyorlar. Akademide oldukça uzun zamandır tartışılan ve konuyu kamuoyunda da gündemde tutan asıl nokta ödevlerin niteliği ve uygulama şekli.

Ödev aslında nedir, veriliş amacı ne olmalıdır?

Ev ödevi, tamamlanan konuları hatırlatmak, öğrenmenin kalıcılığını sağlamak ve yeni bilgilere ulaştırmak gibi amaçlarla verilir. Öğrencilerin ödevlerini büyük ölçüde okul dışı zamanlarda yapacakları dikkate alındığında ödevlerin, okuldaki öğrenmelerin tamamlayıcı bir unsuru olarak değerlendirilmesi daha uygun olur.

Bir ilkokul öğrencisinin yapması gereken ödev kaç dakika olmalı?

Uzmanlara göre ideal ödev süresi; ilkokul için 20, ortaokul için 40, lise içinse 120 dakika şeklinde. Başka bir bakış açısı da 1’inci sınıf için 10, 2’nci sınıf için 20, her sınıf düzeyi için bunun üzerine 10 dakika koyarak arttırılması gerektiği yönünde.

Bazı araştırmalar ödevlerin okuldan soğuttuğunu gösteriyor. Hiç ödev verilmemesi doğru mu?

Ödevin, öğrenciyi okuldan soğutacak kadar fazla olanı, baş ağrısı çeken birinin mide ilacı içmesine benzer. Ödevin başarıyı arttırdığını ortaya koyan araştırmaların sayısı azımsanamayacak kadar fazla ancak bu ödevlerin araştırma veya incelemeye dayalı olması, alt düzey zihinsel davranışlara veya rutin tekrarlara gereğinden fazla odaklanılmaması ya da öğrencinin seviyesini aşan ödevlerin verilmemesi gerekir. Asıl tartışılması gereken konu, nasıl bir ödevin verileceği ve bu ödevin nasıl değerlendirileceği.

Çocukların ödevlerini çoğu zaman yardım etmek isterken hızlıca bitmesi için veliler yapıyor. Nasıl bir ödev sistemi getirilmeli?

Ödevin yapılması için sergilenecek performans, ödevin süresi veya sıklığı da mevcut bağlamda ele alınmalı. Tek bir yaklaşım tüm kademeler için kabul edilebilir olmaz. Benzer şekilde, aynı sınıfta öğrenim gören öğrenciler için de ödevler farklılaşabilir. Öğrencilerin bireysel farklılıkları mutlaka göz önünde bulundurulmalı. Ödevlerin yapılıp yapılmadığı öğretmenler tarafından mutlaka kontrol edilmeli fakat öğretmenin rolü bununla sınırlı kalmamalı. Temel düzeyde bile olsa öğrencinin ortaya koyduğu ürün, geri bildirimlerle desteklenmeli ve öğrencinin zaman içinde nasıl bir ilerleme kaydettiği izlenmeli.

Ödevin içeriği nasıl olmalı?

Ödev, öğrenci için değerli ve yaratıcılığı teşvik eder nitelikte olmalı. İyi yapılandırılmamış ve gerekenden daha yoğun ödevler, öğrencilerde öğrenmenin değersiz olduğu ve hatta cezalandırıldıkları yönünde bir algı yaratabilir. Ödevler öğrencilerin mümkün olduğunca dış dünyayla bağlantı kurabilecekleri ve güncel sorunlara ilişkin ‘saha çalışmaları’ yapacakları şekilde kurgulanmalı. Ödevler sınıf içi ‘takım çalışması’nı’ desteklemeli. Farklı öğrenme profillerindeki öğrencilerin bir arada çalışma, üretme ve paylaşmalarına fırsat tanınmalı. Bu süreçte ödev yapılırken bir yandan da grup içi iletişim güçlenecek, öğrenciler ortaya çıkan çatışmaları yapıcı bir şekilde yönetmeyi öğrenecekler. Bu tarz ödevlerde öğretmen mentor rolü oynarken, öğrenciler de kendi aralarında birbirlerine akran mentorluğu yapabilirler.

Exit mobile version