Gün ışığından mahrum kalmanın olumsuz etkilerinden kurtulma yolları neler?

Gün ışığı biyolojik saatimizi etkileyen en önemli faktör. Nasıl kaliteli bir uyku için karanlıkta uyumaya ihtiyacımız varsa, uyanmak için de gün ışığına ihtiyaç duyuyoruz. Hava aydınlandığında vücudumuz uyanması gerektiği sinyalini alıyor. Kış aylarında ise günler kısaldığı için karanlıkta uyanmamız gerekiyor. Özellikle de kalıcı yaz saati uygulaması nedeniyle sabahlarımız daha da karanlık geçiyor. Bu durum da çalışanlar ve öğrenciler üzerinde, ucu mevsimsel deprasyona kadar varabilen olumsuz etkiler yaratıyor.

Bunun nedeni, günün aydınlanmasıyla beraber vücudumuzun mutluluk hormonu diye adlandırdığımız ‘seratonin’ salgılamaya başlaması. Karanlıkta uyandığımızda ise güne mutlu başlamak zorlaşıyor. Bu da beraberinde halsizlik, dikkati toplayamama, bitkinlik ve depresyon gibi durumların da daha sık görülmesini getiriyor. Ayrıca vücudumuz, güneş ışığından yeterince faydalanamadığında D vitaminini de yeterince alamamış oluyor.

 

Bu olumsuz etkileri aza indirmek için öncelikle sabah uyanmanızı kolaylaştıracak, gün ışığına benzer bir aydınlatma edinebilirsiniz. Ayrıca gün içinde güneş ışınlarından faydalanmak için mümkün olduğunca açık havaya çıkmaya ve fiziksel aktivitede bulunmaya çalışılmalısınız.

Biyolojik saatinizi desteklemek ve güçlendirmek adına rutinler oluşturmak da işinize yarar. Düzenli yatma ve kalkma saatlerinizin olması ve bu düzene hafta sonu da uymak, uyanmanızı bir nebze kolaylaştırabilir. Yemek saatlerinizi bu günlük rutinlere uydurmanız, bu düzene daha iyi ayak uydurmanızı sağlar. Ek olarak kahvaltıda protein tüketmek beyin fonksiyonlarınızı devreye sokmak adına sağlıklı ve yararlı bir seçim olacak.

Exit mobile version