Düşük kan şekeri seviyeleri, şeker hastası olsun ya da olmasın herkesi etkileyebilir. Kontrolsüz diyabeti karakterize eden dalgalı kan şekeri seviyeleri, özellikle diyabet hastalarında ani ruh hali değişimlerini tetikleyerek öngörülemeyen ve agresif davranışlara yol açabilir. Kronik bir hastalığa sahip olmanın bilinci, bu ruh hali dalgalanmalarının yönetimini zorlaştırabilir. Diyabetik öfke veya sinirsel şeker hastalığı olarak adlandırılan bu durum, hastanın farkında olmadan sergilediği davranışları içerir. Kan şekeri dalgalandığında, yükseldiğinde ya da düştüğünde, kişinin kontrolü dışında olan öfke, endişe veya depresyon duyguları meydana gelebilir.
Sinirsel Şeker Hastalığı Nedir? Diyabet, vücutta kan şekerinden çok daha fazla durumu etkileyen bir hastalıktır. İlişkiler ve kişisel yaşam üzerinde duygusal bir baskı oluşturabilecek ani ruh hali değişikliklerine yol açabilir. Sadece bu hastalığa sahip olmanın düşüncesi bile, bazı kişilerde ruh hali değişiklikleri ve endişeyi tetikleyebilir. Diyabetin fiziksel etkileri aynı zamanda sinirlilik, endişe ve kafa karışıklığına da yol açabilir.
Hastanın ailesi ve çevresindeki kişiler, bu ruh hali değişimlerini anlamakta zorlanabilir. Şeker hastalığının ruh halini nasıl etkileyebileceğini bilmek ve destekte bulunmak, bu gibi durumlarla hastaya ciddi bir özgüven ve rahatlama sağlayabilir. Buna ek olarak, daha ciddi durumlarda hastada hipoglisemi gelişmesi sonucu bilişsel bozukluk, kendini kontrol etmekte zorlanma ve halüsinasyonlar gibi çeşitli sorunlarla karşılaşılabileceği unutulmamalıdır. Söz konusu koşullar, acil tıbbi müdahale gerektiren durumlar olarak kabul edilmelidir.
Şeker Hastalarında Görülebilen Ruh Hali Değişimleri Diyabetin genellikle karmaşık bir duygusal etkisi bulunur. Diyabet, kişinin ruh halini etkileyerek hızlı ve ciddi değişikliklere neden olabilir. Kan şekeri seviyesindeki değişiklikler, kişinin ruh halini ve zihinsel durumunu etkileyebilir. Kan şekeri normal bir aralığa döndüğünde, bu belirtiler genellikle düzelir. Ruh hali dalgalanmalarına neden olabilecek düşük kan şekeri seviyelerinin belirtileri şunlardır:
- Bilinç bulanıklığı
- Saldırganlık ve sinirlilik
- Açlık hissi
- Karar verme ve koordinasyon zorlukları
- Davranış değişiklikleri
- Konsantrasyon zorlukları
Kişinin kan şekeri seviyelerin yüksek olabileceğini gösteren belirtiler:
- Yorgun veya halsiz hissetmek
- Hızlı ve net düşünmede zorluk
- Sinirli hissetmek
Kan şekerindeki dalgalanmalar, sinirlilik dahil olmak üzere hızlı ruh hali değişikliklerine neden olabilir. Bu, özellikle kan şekeri seviyelerinin desilitre başına 70 miligramın (mg / dL) altına düştüğü hipoglisemik ataklar sırasında ortaya çıkar. Bununla birlikte, bazı insanlar düşük kan şekeri durumunda hafif sarhoş olmaya benzer bir his yaşarlar. Bu his, vücudun karaciğerdeki herhangi bir glikojeni kan dolaşımındaki seviyeleri artırmak için tekrar glikoza dönüştürmek amacıyla adrenalin salgıladığında ortaya çıkmaktadır. Kan şekeri seviyeleri açken 130 mg / dL’nin ve yemeklerden sonra 180 mg / dL’nin üzerine çıktığında, hiperglisemik ataklar da tip 1 diyabetli kişilerde kafa karışıklığına neden olabilir. Bu, tip 2 diyabette daha az yaygındır. Şeker Hastalarında Depresyon ve Anksiyete Diyabet, depresyona yol açabilir. Şeker hastalarında ortaya çıkabilen bu ruh hali değişimi, depresyon, anksiyete ve stresin bazı unsurlarını paylaşır. Semptomlar şiddetli olmasa da kişinin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyebilecek bir seviyededir.
Şeker hastalığından muzdarip bazı inanlar, durumlarını kontrol etmeye çalışırken kendilerini stresli ve güçsüz hissedebilirler. Kan şekerlerinin çok yüksek veya çok düşük olup olmadığı konusunda endişe duyabilirler. Düşük kan şekerinin uyku sırasında veya araba kullanırken meydana gelebilmesi durumunda, tehlikeden kaçınmak için yeterince çabuk hareket edemeyecekleri hissine kapılabilirler. Bazı şeker hastaları, o an yanında bulunan arkadaşlarının hastalığı hakkında ne düşüneceği fikrine kapılarak endişelenir ve üzülür. Diyabetli birçok kişinin işverenleri veya istihdam potansiyeli ile ilgili endişeleri de bulunmaktadır. Sıkı bir insülin programını takip etmek, kişinin günlük rutinini bozabilir. Gün içindeki bir dozu kaçırma endişesi bile sıkıntıya neden olabilir. Diyet ayarlamaları yapma ve kan şekerini düzenli olarak kontrol etme ihtiyacı da strese katkıda bulunabilir. Bu unsurlar, kişinin boş zaman ve rahatlama zamanını kesintiye uğratarak daha fazla anksiyete ve depresyon hissine yol açabilir.
Şeker Hastalığının İlişkilere Etkileri Diyabet hastalarındaki ruh hali değişimleri, ikili ilişkilerde bazı zorluklarla yol açabilir. Kronik bir hastalığa sahip olmak, duygusal destek ihtiyacını artırabilir. Bunun gerginliği, ilişkilerde çatışmaya neden olabilir. Şeker hastalığının bir bireyin yaşam tarzını ve duygularını nasıl etkileyebileceğini anlamak, hastanın desteklenmesine ve ilişkinin güçlendirilmesine yardımcı olabilir.
Sinirsel Şeker Hastaları İçin Faydalı İpuçları
Bazı yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıkları, diyabet hastalarında ortaya çıkabilen ani değişikliklerin önlenmesine yardımcı olabilir. Kan şekeri seviyelerindeki dalgalanmalarla ruh hali değişimleri yaşanıyorsa, aşağıda sıralanan ipuçları dikkate alınabilir.
Programlı şekilde beslenmek: Belirli zaman aralıklarıyla sağlıklı besinler tüketmek, kişinin kan şekeri seviyelerini kontrol etmesine katkıda bulunabilir.
Düzenli egzersiz yapmak: Fiziksel aktiviteler, kan şekeri seviyelerini düşürmeye, ruh halini yükseltmeye ve sağlıklı kilonun korunmasına yardımcı olabilir. Özellikle insülin kullanan şeker hastaları, yoğun egzersizlerden önce ve sonra kan şekeri seviyelerini kontrol etmelidir.
İlaçları zamanında almak: Doktor tarafından reçete edilen ilaçlar her gün aynı saate alınmalı ve düzenli aralıklarla kan şekeri seviyeleri ölçülmelidir. Kan şekerini düzenleyen hormonlar aynı zamanda stres seviyelerini de düzenlediğinden, bu tür önlemler ani ruh değişikliklerinin ortaya çıkmasını önleyebilir.
Duyguları rahatlatmayı öğrenmek: Çeşitli tekniklerin öfke veya stres durumunda rahatlama sağladığı kanıtlanmıştır. Düzenli egzersiz, duyguları dengelemek ve işlemek için mükemmel yollardır. Ayrıca kısa süreli yürüyüşler ve derin nefes egzersizleri de rahatlama sağlayabilir.