Bir fenomen haline gelen ASMR hissine adanmış ilginç bir sergi…

Fısıldayarak konuşan biri, hışırdayan bir kağıt, sayfaları birer birer çevrilen bir kitap, sert bir yüzeye hafifçe vuran tırnaklar, birinin resim, yemek yapmasını; saçını taramasını izlemek… Tüm bu sesler, görüntüler ve daha birçoğu ASMR hissini tetikleyen öğeler.

Peki nedir bu ASMR? Kısaltmanın açılımı “autonomous sensory meridian response” yani Türkçesi ile “otonom duyusal meridyen tepki”. Açıklamak gerekirse, beynin endorfin salgılamasını sağlayan ve bu şekilde kişiyi rahatlatan bir içerik türü.

İnternette ASMR videoları ile milyonlarca takipçi kazanmış kişiler ve sayısız ASMR videosu yer alıyor. İnsanlar bu videoları izlerken bir tür meditatif hale geçiyor ve hatta bu videoların genellikle bir yakınlık hissi yaratması sayesinde yalnızlık hisleriyle bile başa çıkabiliyorlar.

ASMR fenomeni şimdi türünün ilk örneği bir sergiyle gerçek dünyaya adım atıyor. Londra Design Muesum’da 16 Ekim’e dek sürecek olan Weird Sensation Feels Good: The World of ASMR adlı sergi, dünyanın dört bir yanından ASMR-tist’lerin, yani ASMR sanatçılarının işlerini bir araya getiriyor.

Birden fazla duyuya hitap eden serginin ilk bölümü, ASMR hissini videolarla tetikleyen ekranlardan oluşuyor. Hatta bir odada ünlü ressam Bob Ross’un bir videosu yayınlanıyor. Her ne kadar Ross zamanında bu videoları ASMR amacıyla çekmemiş de olsa, bu akımın ‘istemsiz ASMR’ diye adlandırılan çeşidine dahil olan en güzel örneklerden biri. Sergide ayrıca ünlü ASMRtist’lerin YouTube videoları da görülebiliyor.

Ziyaretçilerin aktif olarak ASMR’yi deneyimlemesini hatta kendi ASMR içeriklerini üretmesini hedefleyen serginin bir başka bölümünde fırçalar ve fırçaları üzerinde gezdirildiği mikrofonlar yer alıyor. Bir başka enstalasyonda, asılı kumaş keselerin içlerinde yer alan farklı materyaller dokunulduğunda çeşitli hışırtı sesleri çıkarıyor.

Final bölümü ise tamamen minderlerle kaplı bir alan ve burada ziyaretçiler konforlu bir şekilde uzanıp karşılarındaki ekranlarda yer alan çeşitli videoları izleyebiliyor. Bu videoların kimisinde küçük köpeklerin tüylerinin nazikçe bakımının yapılması görülebilirken bir diğerinde müzisyen Björk’ün yumuşak bir sesle televizyonların nasıl çalıştığını anlattığı, 1988’den kalma bir video izlenebiliyor.

Exit mobile version