Mutsuz bir ilişki mi yaşıyorsunuz? Peki bunun nedenlerini biliyor musunuz?
Kişisel olarak tanıdığınız çiftleri düşünün; her şeyleri yerinde ve birlikte çok mutluymuş gibi görünen çiftleri… Acaba gerçekten öyleler mi? Yoksa bu manzara, tüm ilişkilerde görülen gerçekleri örtmek için takılmış bir maske mi?
Elbette ki her mutsuz çift, dış dünyada maske takmıyor ve öyle olsa bile bunun yanlış bir karar olduğuna hüküm vermek, kimsenin haddine değil. Ancak kişisel problemleri kategorilere ayırıp uygun kişilere ya da profesyonellere anlatmak, kesinlikle sağlıklı bir metot.
Bir çifti, mutsuz yapan şeylerin ne olduğunu merak ediyor musunuz? İşte size ilişkilerinde mutluluğu bulma konusunda güçlük yaşayan mutsuz çiftlerin 5 yaygın dinamiği:
1- Beklentileri değişir; ancak bunun hakkında konuşmazlar
İlişkinizi veya evliliğinizi, sağlam bir temel üzerinde başlatmış olabilirsiniz: Açık iletişim, hayat ve ilişki hedeflerini paylaşma, amaçlar, çocuk vs… Birçok çiftin fark etmediği şey ise, bu beklentilerin, hedeflerin ve arzuların, zamanla değişebilecekleridir. İşin özü şu: Değişim, kesinlikle yaşanır. Siz de partneriniz de zihninizi değiştirmekte özgürsünüz. Hedef, bu konu üzerinde iletişim halinde olabilmektir. Bu yüzden hazırlanın ve ilişkimiz söz konusu olduğunda, esnek, anlayışlı ve değişime açık olmak için çabalayın. Katılığın, ilişkinin içerisinde yeri yoktur; çünkü birey olarak sürekli değişiyor ve gelişiyoruz.
2- İlişkilerini öncelik haline getirmezler
“Kendini özel hissetmesi için bir şey yapmama gerek yok. Evliyiz biz. Özel olduğunu zaten biliyor.” Yanlış. Yıllar boyunca ciddi bir ilişli içerisinde olduğumuzda, kibirli ve tembel olmaya, karşımızdaki kişiyi cepte görmeye başlıyoruz. Ama sağlıklı çiftler, partnerlerini cepte görmezler. Sağlıksız çiftler ise genelde bu şekilde davranırlar. İlişkiniz, önceliğiniz olarak kalmalıdır. Partnerinizin sevgisi için çabalamamanız gerektiğini, onun hakkındaki her şeyi, tüm ihtiyaçlarını bildiğinizi farz ettiğiniz anda, ilişkilerin tehlikeli bölgesine resmen girmiş olursunuz.
3- Kaliteli zaman, planlanmış zaman değildir
Sağlıksız çiftler, ikisi arasındaki farkı bilmezler! Partnerinizle vakit geçirmek için zaman ayırmak bir şeydir; iletişim, oyun ve birlikte büyüme anları için planlanmış anlar yaratmak başka bir şeydir. Zaman konusunda planlı olmak, yalnızca programınızı boşaltmak ve kanepede oturup birbirinizden bağımsız bir şekilde Facebook’ta takılmak ya da dizi izlemek demek değildir. Planlanmış zaman, daha çok randevu gibidir; birlikte yemek pişirip sohbet etmek, oturup bir oyun oynamak ya da bir akşamlığına telefonları kapamak gibi. Sağlıksız çiftler, birlikte aktif zaman geçirmeyi unutmuş ve nihayetinde daha çok ev arkadaşları gibi hissetmeye başlamış çiftlerdir.
4- Dinlemezler
İlişkilerinde mücadele yaşayan çiftler, genelde çözüm odaklı zihin yapısından uzaklaşmıştır ve zamanın çoğunda savunma modundadır. Dinlemek, birçok insan için mücadele gerektiren bir davranış haline gelmiştir. Birçok çiftte, iletişim bir tür savaş meydanına dönüştüğünden, iletişim, kişinin partneri için yapmayı isteyeceği son şey artık.
5- Sınırlar hakkında hiç konuşmazlar
Çiftlerin karşı karşıya kaldıkları en sinsi sorunlardan biri de, ilişkinin başlarında çok aleni olmasa da, müstakbel aileler üzerine yapılacak bir sınır konuşmasıdır. Aile dinamikleri, ilişkide önemli bir faktördür. Ailenizin ilişkinize ne denli dâhil olacağına ya da ailenizin hayatında ne kadar aktif kalmak istediğinize dair beklentilerinizi konuşmadıysanız, bu durum, uyuşmazlıklara, öfkeye ve sonrasında hayal kırıklıklarına sebep olabilir.
