Tıpkı biz yetişkinler gibi, çocuklar da sıkılabilir, endişelenebilir, üzülebilir, hayal kırıklığına uğrayabilir, utanabilir veya korkabilirler. Hepimiz her gün çeşitli duygular yaşarız fakat bazılarıyla nasıl duracağımızı bilemeyiz. Çocukların sağlıklı bir şekilde duygularıyla kalabilmeyi öğrenmeleri için onlara korkularıyla yüzleşmeyi, kendilerini sakinleştirmeyi veya neşelenmeyi öğretebiliriz.
Bu beceriler neden önemli?
Duygularıyla nasıl başa çıkacağını bilmeyen çocuklar, büyüdükçe alkol veya aşırı yemek yemek gibi sağlıksız stratejiler geliştirmeye de meyillidir. Sağlıklı başa çıkma becerisine sahip olmayan ergenler, problemleri görmezden gelmeye de başlayabilir. Mesela; içinden çıkamadığı matematik ödevini yapmak yerine, görmezden gelme taktiği kullanan bir genç, ödevini yapmaktan kaçmak için arkadaşlarıyla basketbol oynayabilir. Ödevini teslim etmemek daha büyük akademik problemlerin önünü açabilir. Okulda geride kalabilir, çünkü ödevini yapmaya çalışırken karşılaşacağı endişe ve sıkıntıyla nasıl başa çıkacağını öğrenmek için gerekli adımları atmamıştır.
Madde bağımlılığı üzerine yapılan bir çalışmaya göre, problemlerden kaçınma taktiği uygulayan gençlerin uyuşturucu kullanma olasılığı daha yüksek bulunmuştur. Problem çözme becerisine sahip olmayanlar, hayatları boyunca daha uzun süre uyuşturucu kullanırlar. Bu, başa çıkma becerisi eksikliğinin nasıl büyük problemlere sebep olabileceğinin sadece bir örneğidir. Diğer bir yandan, erken yaşta sağlıklı başa çıkma becerileri geliştiren çocuklar, hayatta bazı büyük avantajlardan yararlanabilirler. Bir çalışma, anaokulundaki sosyal-duygusal beceriler ve yetişkinlikteki mutluluk arasında önemli bir bağlantı olduğunu bulmuştur. Araştırmacılar, 5 yaşındayken duygularını yönetebilen çocukların üniversite okuma ve bir yetişkin olarak düzenli iş bulabilme ihtimallerinin daha yüksek olduğunu bulmuştur. Bu çocukların aynı zamanda, madde kullanma, yasa dışı eylemlerde bulunma ve zihinsel sağlık sorunları yaşama olasılıklarının daha düşük olduğu bulunmuştur.
Çocuğunuzun zihinsel sağlığı için tavsiyeler
Duygu-odaklı mı sorun-odaklı mı?
Çocuğunuz katıldığı yeni bir kulüple ilgili stresli hissetse, bunun üstesinden gelmeyi mi öğretirdiniz, yoksa isterse kaydını sildirebileceğini mi söylerdiniz? Her iki strateji de iyi hissetmesine yardımcı olabilir. Duygu-odaklı başa çıkma becerileri, çocukların hislerini tanımaları ve onlarla kalabilmelerine yardımcı olan becerilerdir, bu sayede daha az stresli hissederler. Bu beceriler, çocukların içinde bulundukları durumu değiştiremediklerinde gereklidir – mesela evcil hayvanınız öldüğünde… Ayrıca bu beceriler, çocukların strese daha çok tahammül edebilmelerini sağlar ve böylece daha dayanıklı hale gelirler. Sorun-odaklı başa çıkma becerileri yaşanan durumu değiştirmek için harekete geçmeyi içerir. Bu beceriler, sağlıksız bir arkadaşlığı sonlandırmaya veya öğretmene istenmeyen durumu aktarabilmeye yardımcı olur. Ancak bunlar, çocuğun durum üzerinde kontrolü varsa işe yarar. Çocuğunuzun, her iki tür başa çıkma becerisine de sahip olmasını sağlamak önemlidir.
Duygu-odaklı başa çıkma becerisi
Duygu odaklı beceriler, çocuğunuzun kendisini daha iyi hissetmesine yardımcı olacak şeyler (sinirlendiğinde sakinleşmek ya da üzgün olduğunda neşelenmek gibi) yapmasını içerir. Bunun yanı sıra, bu beceriler geçici olarak vakit geçirmeye de yardımcı olabilir. Böylece çocuğunuz duruma dışarıdan bakıp, çözüm yollarını yeniden gözden geçirebilir (sinirli hissettiğinde mola vermek gibi). Aşağıdakiler, çocuklar için bazı sağlıklı duygu odaklı başa çıkma becerileridir:
Duyguları tanımlayabilme
Sadece “Kızgınım” veya “Gerginim” diyebilmek bile rahatsız edici durumun etkisini azaltmaya yardımcı olabilir. Çocuğunuza, kitap okutarak veya hisler hakkında konuşarak duygularını tanımlayabilecekleri bir dil sunun. Sonra, zor bir duygu ile mücadele ederken, nasıl hissettiğini tarif etmesini isteyin.