Yaşamınız boyunca çevrenizden duymuş olduğunuz fakat belki de yaşamadığınız bir durum su zehirlenmesi. Su zehirlenmesine dair merak ettiklerimiz aşağıdaki sorularda cevaplanıyor:
Su zehirlenmesi nedir?
Çok fazla su içmenin neden olduğu beyin fonksiyonu bozulmasına “su zehirlenmesi” deniyor. Bu durum, kandaki su miktarını arttırken elektrolitlerin ve sodyumun azalmasına sebep olabilir. Aşırı su tüketimi nedeniyle sodyum seviyeleri düştüğünde sıvılar, dışarıdan hücrelerin içine doğru hareket ederek şişmelerine sebep olur. Bu, kişinin beyin hücrelerinde olduğunda hayati tehlike yaratacak bir duruma kadar sürükleyebilir insanı.
Su zehirlenmesinin ilk belirtileri
Kişi aşırı miktarda su tükettiğinde ve beynindeki hücreler şişmeye başladığında, kafatasının içindeki basınç artar. İşte bunun dabir takım belirtileri olur:
1- Baş ağrısı
2- Bulantı
3- Kusma
Su zehirlenmesinin ciddi olan belirtileri
1- Sersemlik
2- Kas güçsüzlüğü veya kramp
3- Kan basıncının artması
4- Çİft görme
5- Bilinç bulanıklığı
6- Duyusal bilgiyi tanımlamada yetersizlik
7- Nefes almada zorluk
Beyindeki sıvı birikimine serebral ödem deniyor. Serebral ödem, beyin sapını etkileyebilir ve merkezi sinir sistemi işlev bozukluğuna neden olabilir. Ağır vakalarda su zehirlenmesi nöbetlere, beyin hasarına, komaya ve hatta ölüme neden olabiliyor.
Su zehirlenmesi en çok kimleri etkiliyor?
Su zehirlenmesi en sık spor müsabakalarına, dayanıklılık eğitimlerine katılan kişileri ve zihinsel sağlık sorunlarına sahip kişileri etkiler.
Ne kadar su vücudumuz için “fazla” sayılıyor?
Su miktarı, su zehirlenmesinin tek faktörü sayılmaz. Bunun yanında ne kadar sürede içtiğiniz de çok önemli bir rol oynar. 2013 yılında yapılan bir çalışmada belirtilen rakamlara göre böbrekler günde yaklaşık 20-28 litre suyu giderilebilmesini sağlıyorlar ancak saatte 0,8 ile 1 litreden fazlasında sorun yaşıyorlar. Bu sebeple giderebileceklerinden daha fazla su içerek böbrekleri geride bırakmamak en önemli koşul. Çalışmanın yazarları, bir kişinin kısa bir süre içinde 3-4 litre su içmesi durumunda hiponatremi semptomlarının gelişebileceğini ancak belirli bir zaman tahmini yapamadıklarını belirtiyorlar.