SON SAYI
Temmuz-Ağustos sayımız yayındadır, satın alıp dijital okumak için buraya tıklayınız.
TURUNCU DERGİ
No Result
View All Result
TURUNCUMOD
Dergilerim
Hesabım
  • Giriş Yap
  • Kayıt Ol
Lookbook
Blog
Dergiler
Abone Ol
TURUNCU DERGİ
  • Giriş Yap
  • Kayıt Ol
No Result
View All Result
TURUNCU DERGİ
No Result
View All Result
Home Yaşam

Ayna nöronlar beynimizin her alanına müdahale ediyor!

Turuncu Dergisi by Turuncu Dergisi
Temmuz 28, 2021
4 min read
0 0
0
Ayna nöronlar beynimizin her alanına müdahale ediyor!

Ayna nöronlar; dil becerilerinden empatiye, kültürel değerlerin aktarımından akıl okuma beceresine kadar pek çok alanda rol oynuyor.

Empati en basit şekliyle bir başkasının duygularını, düşüncelerini ve davranışlarını anlamak şeklinde tanımlanıyor. Yunanca kökenli bir sözcükten gelen bu kelime “içinde hissetmek” anlamını taşıyor. Empati dediğimiz şey belki de birbirimizi anlamanın en etkili yolu. Ancak bunu sadece duygu, düşünce ve davranış yoluyla aktarıyoruz. Ayna nöronların keşfine kadar empatinin moleküler mekanizması hakkında pek bir bilgiye sahip değildik. 1990’lı yıllarda İtalya’nın Parma Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma; dil, kültür ve sosyalleşme gibi birçok konunun biyolojik temellerine inen kapıyı araladı. Peki bilim insanları neden bu nöronları tanımlarken ayna kelimesini kullandı? Ayna nöronlar ile öğrenme, empati ve sosyalleşmeyle arasında nasıl bir bağlantı var? Birlikte inceleyelim.

RELATED POSTS

Fobi çeşitleri

Eylül ayı sebze ve meyveleri

Birinci sınıfa başlayan çocuğa nasıl davranılmalı?

İnsan vücudunda 200 farklı kategoride 100 trilyon kadar hücre bulunuyor. Sinir hücreleri, yapıları gereği en fazla dikkat çeken hücre yapısı olarak kabul ediliyor

50 sene öncesine kadar bilim insanları hücrelerin işlevinden ziyade yapısını anlamaya çalışan araştırmalar yürütüyordu. Moleküler biyolojide yaşanan gelişmeler, hücrelerin işlevlerini anlamamızı sağlasa da hala bir labirentin içindeyiz ve çözülmesi gereken birçok denklem var.

Sinir dokusunda temel olarak nöron ve glia ismi verilen iki tip hücre var. Sanılanın aksine beynimizdeki gliaların sayısı nöronlardan çok daha fazla. Glia hücreleri olmadan nöronlar sağlıklı bir şekilde işlevini yerine getiremez. Nöronlar tıpkı elektronik devreler gibi kendi aralarında bağlantı kurarak özel gruplar oluşturur. Bu gruplar nöron devresi olarak adlandırılmaktadır. Birden çok nöron devresinin bir araya gelmesiyle yapısal anlamda daha karışık olan üst sistemler meydana gelir. Bu üst sistemler ise beynin belirli bölgelerinde yoğunlaşarak duyma merkezi, işitme merkezi ve dil merkezi gibi belli işleri organize eden beyin bölgelerini oluşturur. Beynin ön lobundaki premotor bölgede (hareket koordine merkezi) ise farklı işlevlere sahip ayrı bir nöron grubu var: Ayna nöronlar.

1990’lı yıllarda Parma Üniversitesi’nden Giacomo Rizzolatti ve ekibi el ve ağız hareketlerinin beyinde karşılık bulduğu alanı belirlemek amacıyla bir araştırma başlattı

Rizzolatti ve ekibi makak maymunları üzerine bir deney yaptı. Maymunlar bir cismi kavrarken, beyinlerinde yaşanan etkinlikler kaydedilecekti. Buraya kadar her şey normaldi. Ancak çalışmanın devamında şaşırtıcı bir gelişme meydana geldi. Bir nesneyi kavrayan maymunlarla onları izleyen ancak herhangi bir nesneyi kavramayan maymunların beyinlerinde aynı etkinlikler gerçekleşiyordu! Karşılıklı duran iki maymun düşünelim. Bu maymunların biri elinde muz tutuyor diğerinin elinde ise hiçbir şey yok. Muz tutan maymunun beyninde etkin olan nöronlar diğerinde sadece izleyerek etkinleşiyordu. Bu gözlem, ayna nöronların varlığını kesin bir şekilde ortaya koyuyordu. O güne kadar beynin yapısı ve işlevi hakkında binlerce çalışma gerçekleşmişti. Ancak ayna nöronlar ilk defa keşfediliyordu. Bu durumun en temel nedeni; ayna nöronların yerleşim yerleriydi. Çünkü ayna nöronlar beynin hareketle ilgili bir bölgesindeydi. Bu nedenle bilim insanları da beynin hareket bölgesinde görme ile ilgili bir çalışma yapmamıştı.

Ayna nöronların keşfedilmesiyle iletişim, kültür ve sosyalleşme gibi birçok konunun biyolojik temelleri araştırılmaya başladı

Ayna nöronlar sayesinde eylemi yapan kişi, karşısındaki kişinin nöronlarını etkinleştirebiliyordu. Peki bu tam olarak ne anlama geliyor? Konuyla ilgili araştırmalar arttıkça ayna nöronların sadece hareketle ilişkili olmadığı ortaya çıktı. Sadece hareketi gözlemlerken değil eylemle ilgili işitsel bir bilgimiz varsa da bu nöronlar etkinleşiyor. Benzer şekilde koku ve tat alma duyularının da ayna nöronları etkinleştirdiği keşfedildi. Örneğin bir çalışmada; deneklere tiksindirici bir koku ile ilgili bir video izletildi. Videoyu izleyen deneklerin nöronlarında, sanki o kokuyu alıyormuş gibi elektriksel artış gözlemlendi.

Ayna nöronların keşfi, empatinin moleküler mekanizmasını anlama yönünde atılmış en büyük adımlardan biri olarak kabul ediliyor. Öyle ki çoğu bilim insanı ayna nöronları “empati nöronu” olarak adlandırıyor

Ayna nöronlar insanların gördüğü, duyduğu, tattığı ve hissettiği şeyleri taklit etme özelliğine sahip. Hepimiz televizyonda gördüğümüz birinin davranışlarından ya da konuşmalarından etkilenerek o kişiyi anlamış ve empati kurmuşuzdur. Ya da karşınızdaki biri esnerken mutlaka siz de esnemişsinizdir. Hatta izlediğimiz filmlerde ağlayan birini gördüğümüzle onunla empati kurar ve biz de ağlarız. İşte bunların hepsi empatinin biyolojik göstergeleri olarak kabul ediliyor.

Kaliforniya Üniversitesi’nden Marco Lacoboni ve ekibinin yaptığı bir araştırmanın sonuçlarına göre; motor taklit süreçlerinde beyindeki ayna nöronlar aktive olmaya başlıyor. Bu ise insanların karşısındaki kişinin eylemlerini ve düşünceleri anlayabileceği yani onunla empati kurabileceği anlamına geliyor. Bilim insanları; otizmli bireylerin ayna nöron etkinliği çok az olduğu için empati yeteneklerinin gelişmediğini belirtiyor. Sadece otizmin değil şizofreninin temelinde de ayna nöronların olduğu düşünülmektedir. Şizofren ve ya otizmli bireyin ayna nöron etkinliği düşük seviyede olduğu için bireylerin hisleri konusunda doğru bir yoruma ulaşamadığı iddia ediliyor. Bu durum ayna nöronlar ile empati arasındaki bağlantıyı net bir şekilde açıklıyor. Çünkü empati duygusu güçlü olan kişilerde ayna nöronlar daha fazla etkinlik gösteriyor.

ShareTweetPin
Turuncu Dergisi

Turuncu Dergisi

Related Posts

Fobi çeşitleri
Yaşam

Fobi çeşitleri

Eylül 1, 2023
Eylül ayı sebze ve meyveleri
Mutfak

Eylül ayı sebze ve meyveleri

Eylül 1, 2023
Birinci sınıfa başlayan çocuğa nasıl davranılmalı?
Yaşam

Birinci sınıfa başlayan çocuğa nasıl davranılmalı?

Eylül 1, 2023
Yeni Dekorasyon Fikirleri
Yaşam

Yeni Dekorasyon Fikirleri

Ağustos 31, 2023
Gece, bebeklerin uykusunun kesilmesine neden olan beş etken!
Yaşam

Gece, bebeklerin uykusunun kesilmesine neden olan beş etken!

Ağustos 31, 2023
İyot eksikliği nedir? Vücutta iyot eksikliği belirtileri nelerdir?
Yaşam

İyot eksikliği nedir? Vücutta iyot eksikliği belirtileri nelerdir?

Ağustos 31, 2023

Recommended Stories

Evinizde Country tarzı Şıklık

Evinizde Country tarzı Şıklık

Aralık 27, 2020
Mutfak dekorasyonu hakkında bilmeniz gerekenler

Mutfak dekorasyonu hakkında bilmeniz gerekenler

Nisan 14, 2021
Tavuk Göğüs Etini Sulu ve Yumuşacık Pişirmenin İpuçları

Tavuk Göğüs Etini Sulu ve Yumuşacık Pişirmenin İpuçları

Kasım 12, 2021

Popular Stories

  • Çatalhöyük’ten bugüne Anadolu Motifleri ve anlamları

    Çatalhöyük’ten bugüne Anadolu Motifleri ve anlamları

    0 shares
    Share 0 Tweet 0
  • Cumhuriyet’in ilk kadın muhtarı ve bilinmeyen hikâyesi

    0 shares
    Share 0 Tweet 0
  • Küçük ev’ akımı Türkiye’de yaygınlaşıyor: Tiny House

    0 shares
    Share 0 Tweet 0
  • Gezilecek Yerler Var! İşte Kocaeli’de Görmeniz Gereken 10 Yer

    2 shares
    Share 0 Tweet 0
  • Tuil dekor nasıl yapılır?

    0 shares
    Share 0 Tweet 0
TURUNCU DERGİ

Turuncu dergisi Türkiye’nin hikayesini omuzlayan, ülkesinin kaderini kendi kaderi bilen nadir dergilerden. Doğruların ve yanlışların birbirine karıştığı, bilgi kirliliğinin hızla çoğaldığı bir süreçte Turuncu her sayfada iyiye ve doğruya dair yeni bir şeyler söyleme çabasında.

Son Yazılar

  • Tatlılarda şeker yerine kullanılabilecek alternatifler
  • Fobi çeşitleri
  • Sonbaharda tatile çıkmak için en keyifli 6 neden

Kategoriler

  • Anne&Çocuk
  • Astroloji
  • Ayşegül Akyüz Yahşi
  • Betül Tat
  • Dekorasyon
  • Dosya
  • Emine Kibar
  • Esra Öztürk
  • Fatma Akgün
  • Fatma Karaman Süslü
  • Feride Şimşek Benli
  • Gaye Yardımcı
  • Genel
  • Gülay Kurt
  • Gülşen Özer
  • Güzellik
  • Halime Tezcan Tosun
  • Hilal Güler
  • Hüseyin Karaca
  • Kadın Hikayeleri
  • Kültür&Sanat
  • Merve Kuş Mataracı
  • Moda
  • Moda&Stil
  • Muradiye Şimşek
  • Mutfak
  • Nuran Sözen
  • Nuriye Ataseven
  • Psikoloji
  • Röportaj
  • Röportaj
  • Sağlık
  • Saliha Karaaslan
  • Seda Şişman
  • Senem Dinç
  • Seyahat&Tatil
  • Seyran Akdaş
  • Teknoloji
  • Tuğba Şahbaz
  • Tuğba Şahin
  • Ümmügülsüm Tat
  • Yaşam
  • Yasemin Batur
  • Yazarlar
  • Zahide Ceylan
  • Zehra Güveli
  • Zehranur Ceylan Demir
  • Zeliha Tamer

Sayfalar

  • Abonelik
  • Ana Sayfa
  • Dashboard
  • Dergiler
  • Gizlilik politikası
  • Hakkımızda
  • Hesabım
  • Mesafeli Satış Sözleşmesi
  • My Orders
  • Ödeme Sayfası
  • Sepetim
  • Store List
  • Teslimat ve İade
  • TURUNCUMOD
  • Yazarlar

© 2020 Powered by NONSTOP TECHNOLOGIES

No Result
View All Result
  • Hesabım
  • Dergilerim
  • Sağlık
  • Mutfak
  • Yaşam
  • Seyahat&Tatil
  • Kültür&Sanat
  • Dekorasyon
  • Kadın Hikayeleri
  • Anne&Çocuk
  • Yazarlar
  • Astroloji
  • Videolar
  • Üye Ol
  • Abone Ol
  • Dergiler
  • Psikoloji
  • Teknoloji
  • Güzellik

© 2020 Powered by NONSTOP TECHNOLOGIES

Tekrar hoşgeldiniz!

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenizi mi unuttunuz? Kayıt Ol

Yeni Hesap Oluştur

Kayıt olmak için formları doldurun

Tüm alanlar zorunludur. Giriş Yap

Parolanızı Kurtarın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş Yap

Add New Playlist

Are you sure want to unlock this post?
Unlock left : 0
Are you sure want to cancel subscription?
Go to mobile version